Quantcast
Channel: anthropology news ticker - antropologi.info » anthropology
Viewing all articles
Browse latest Browse all 2364

Erkan in the Army now...: Mert Koçak babasının denizde 5 gün mahsur kalışını yazdı….

$
0
0
    Erdek’ten teknesiyle İstanbul istikametine denize açılan Murat Koçak motorun bozulmasıyla denizde 5 gün mahsur kaldı.     24 Ekim Çarşamba gecesi saat 12 sularında teknesiyle Erdek’ten yola çıkan Murat Koçak motor arızası nedeniyle denizde tamı tamına 5 gün mahsur kaldı. İstanbul istikametinde seyrederken ve İstanbul’a 2-3 saatlik bir yolu kalmışken yaşadığı teknik arıza onu Marmara Denizi’nin ortasında 5 gün süren bir yaşam mücadelesine itti. Şanslıydı ki sonunda sağ salim evine ulaşabildi, ailesine kavuşabildi. Fakat daha 1 ay önce yine Erdek’ten denize açılan 3 arkadaş onun kadar şanslı değildiler. 3 arkadaşın cesedi sahile vurmuş bir şekilde bulundu. Peki Murat Koçak nasıl kurtuldu? Nasıl dayandı?   2 elma, 1 meyve suyu bir paket sigara.     Kazazede olayın şokundan hala kurtulabilmiş değil. Zaten kolay kolay unutulacak bir şey değil. Denizin ortasında motorunuz durmuş, jeneratörünüz devreye girmiş fakat ne kadar dayanabilir ki ? Jeneratör de gidince denizin ortasında bir tahtanın üzerinde kalmış ilk insandan bir farkınız yok. ”Fırtına beraberinde dalgaları da coşturdu. Bu yüzden de telefonum ıslandı, iletişimim tamamen kopmuştu. 2 elmam, bir meyve suyum ve de bir paket sigaram vardı. Bir paketten biraz daha az olmak üzere makarna da cabası. Ateşe dair bir şey olmadığı için deniz suyuyla makarnaları yumuşatmaya çalıştım ve çiğ çiğ yiyerek açlığımı dindirmeye çalıştım.” diyor kazazede.      S.O.S     Akıntı yüzünden her gün farklı bir yere savrulmuş Murat Koçak. Bir sabah Çanakkale tarafına doğru başka bir sabah Tekirdağ’a , kuzeye doğru. Yönünü elinde ki pusula sayesinde anlamaya çalışmış. GPS aleti jeneratör olmayınca çalışmamış zaten. Bir tek büyük gemilerin onu farketmesi için radar reflektörü ve pusulası kalmış elinde. Can yeleğini takıp sabırla beklemiş. İşaret fişeklerini atmış, tuvalet kağıtlarını mazota batırıp tabak içinde yakmış görünebilmek için. Hatta teknenin üzerindeki tenteye mazotla S.O.S yazıp yakmış. Denizde tek başına elinden gelen herşeyi yapıp umudunu kaybetmeden didinip dururken bir sabah uyandığında pusulasına bakıp, biraz da çevresine bakıp İstanbul taraflarında olduğunu anlamış. Büyükçekmece tarafında olduğunu civardaki gölden ve E-5 karayolundan farketmiş. “Gitgide kayalıklara yaklaşıyordum. Tekne zaten çarpacak en azından yüze yüze kıyıya ulaşırım düşüncesiyle tam atlamaya hazırlanıyorken yaklaşık 3-4 metrelik bir dalga tekneyi havaya fırlattı ve şans eseri gölün içine düşürdü. Şansım vardı ki bu oldu. Tekne hasar almadı mı, aldı tabikide ama kendimi göldeki fıskiyelere bağlayıp kurtulmanın verdiği huzurla kamarada derin bir uyku çektim.” Sonrasında ise yardım düdüğünü çalan kazazede etrafta ki balıkçılar sayesinde kıyıya çekiliyor. Bütün bu olayların sonrasında ise gayet doğal, her insan gibi metrobüse binip evinin yolunu tutuyor. Mert Koçak Related posts: Cengiz Aktar: Aynı denizde yüzüyoruz Ayşe Özer Hrant için yazdı: “GÜVERCİN” Ayşe Özer Cansel Malatyalı üzerine yazdı… Ayşe Naçar (@ayse_nacar) Damocracy’i yazdı… Ayşe Özer THY grevi üzerine yazdı: “Dik Memeliler”

Viewing all articles
Browse latest Browse all 2364

Trending Articles